Sabır
Bulutlar çoktan karartmıştı gökyüzünü. Histen köprüler kurmuş oturuyordum ve uzaklaştığım mesafe kendinden utanıyordu. Etrafımda su birikintileri doluydu yer yer kuyular vardı. Hala bekliyordum yağmurun yağmasını o eşsizliğe. Birde etrafımda mis gibi lavanta kokuları ahenk içinde bana bakıyordu. Lavanta kokan kuyulardan çıkardım yalnızlığımın demini. Kaldırdım yüzümü semaya ve mutluluk suya düşmüş bir damlaydı. Damlalar zamanla hızlanmaya başladı ve beklerken sabır vardı. Sabır yağmurda kanatları varken yürümekti kendini terk etmiş bir insan misali savruluyordu yeryüzüne. Yağmurlar içimi ısıtıyordu. Yağan yağmur bir insanın dışından çok içini ısıtıyorsa eğer ya karanlığa kalmıştır hayalleri ya da bir bulutun sinesinde asılı kalmıştır umutları. Saatlerce bekledim o huzurlu efkarda ve artık hayallerim doğanın ıslak omuzlarında.